Elif Şafak - Aşk Kitap Yorumum




Elif Şafak'ın Aşk isimli romanı Ella Rubinstein'ı tanımamızla başlıyor . Ella kırklı yaşları bitirmeye yaklaşmış , üç çocuk annesi evli bir Amerikalı hanımdır . Evliliğinde uzunca süredir ciddi problemler yaşıyor olsa da kendisini bu sorunları adeta görmemesi gerektiğine inandırmış bir karakterdir . Eşi onu aldatıyordur ve Ella bunu bilmesine rağmen fark etmezlikten gelmektedir . O kendini daha çok çocuklarının bakımına , evinin işlerine , büyük kızının aniden ortaya çıkan evlilik hayalleri ile mücadeleye adamıştır . Kısacası yaşamın ona getirdiği koşuşturmaca içerisinde kendini unutmuş , belirli görevlerinin bilincinde robot gibi yaşamı olmuştur .

Ta ki eline Aşk Şeriatı isimli kitap geçinceye dek !

Ella Rubinstein bir şeyler üretmek , faydalı olmak adına , çokta önemli bir görev olmayan ama onu yeterince motive edecek olduğuna inandığı bir işe başlamıştı . Bir yayın evinde kitap eleştirmeni asistanının asistanı olmuştu . İlk görevi ise Aşk Şeriatı isimli yeni çıkmış olan bir kitabı okuyup hakkında rapor hazırlamaktı . Kitabın yazarı A.Z. Zahara'ydı . Hakkında hiçbir bilgi bulunmamaktaydı ve kitabını yayınlanması için Amsterdam'a el yazısı halinde postalamıştı . Kitabın konusu ise Mevlana ve Şems Tebrizi'nin ilahi aşkıydı.

İşte Elif Şafak'ın Aşk isimli romanını okumaya başladığınız an , o an oluyor . Şems Tebrizi'nin Bağdat'ta gönüldaşını bulmak için yaşadığı imtihana , yolculuğuna , Konya'ya varışına , orada kimlerce sevilip kimlerce sevilmediğine şahit oluyorsunuz . Mevlana ile karşılaşmalarına , o evde yaşananlara şahit oluyorsunuz . Ahalinin Mevlana ile Şems'in dostluklarını anlamamasına , çekememesine hatta tuzaklar kurmasına şahit oluyorsunuz .

Şemsi , Mevlana'yı , Kimya'yı , Alaattin'i , Sultan Veled'i tanıyorsunuz .

Onları tanırken yolculuğa beraber çıktığınız Ella Rubinstein'dan kopmuyorsunuz elbette . Ella Aşk Şeriat'ı isimli kitabın raporunu hazırlamak yerine , A.Z. Zahara ile yazışmaya onu tanımaya başlıyor . Elindeki kitap hayatını değiştiriyor ve an geliyor birbirlerine aşklarını anlatacak kadar yakınlaşıyorlar .


&   &         &      &

Bu kısma kadar doğal bir kitap özeti şeklinde anlattım Aşk'ı . Şimdi ise kitabı okurken hissettiklerim ve düşündüklerimden notlarda sıra .

Öncelikle bahsetmek istediğim konu daha öncede yazmış olduğum Bab-ı Esrar ve Aşk çakışması . Birbirlerine çok yakın zamanda çıkan bu iki kitap , çok benzer özellikleri ile aynı konuyu işlemekte . Ahmet Ümit İzmir'de bir söyleşi de bu konu hakkında birkaç kelam etmiş bende blogumuza not etmiştim .  Ancak bir diğer yandan da her iki kitapta birbirinin alternatifi olamayacak kadar değerli diyebilirim . Hani bunu okudum , diğerini okumasam da olur demek çok zor . Mutlaka her ikisinden de alacağınız tadlar çok farklı .

Bu iki kitap arasında en bariz farklılık ise Şems Kimya Alaattin aşk üçgenine dair . Elif Şafak Aşk'yla Kimya'nın Şems ile evlenmek istediğini , Alaattin'in karşılıksız bir tutkuyla Kimya tutkun olduğunu anlatıyor .

Ahmet Ümit'in Bab-ı Esrar'ın da ise Kimya ile Şems bir tür zorunluluktan evlendiriliyor ve evlilikleri sonrasındaki günlerden bir gece Şems Alaattin ile Kimya'yı beraber görüyor . Onlar izlendiklerini fark ediyorlar ve kimselere görünmeden Kimya eve geri geliyor . Ama Kimya ile Alaattin'i gören Şems'tir ve Kimya'yı boğarak öldürmüştür .

İzmir'de ki söyleşisinde Ahmet Ümit bu konuda edindiği bilgilerinin , Şems'in aslında Kimya'ya baktığını , o bakışlar dilinin büyüyüp boğulduğunun yazdığını söylemiştir . Kaynak olarakta Mevlana'nın torunlarının eserlerini göstermektedir .

Sonuç itibari ile her iki kitap da bir romandır ve hikayenin bütünlüğü açısından öz değiştirilmeden , şekilde oynanması normaldir . Ancak bu konuda anladığım çok da kesin bilginin bulunmadığıdır .

Bu iki kitap arasındaki bir diğer farklılık ise Bab-ı Esrar ana zaman olarak günümüzü seçmiştir . Yani kitabı okurken daha çok bugünkü zamanı yaşıyorsunuz . Ana karakterin rüyalarında , hayallerinde o geçmiş dönemlere gidiyorsunuz . Aşk'ta ise ana zaman geçmiş dönemler oluyor . Dolayısıyla Sufilik ile ilgili daha derin içerik barındırdığını söyleyebilirim .

Son olarak şöyle bir farklılık sezdim . Bab-ı Esrar'ın Şems Tebrizi'si daha kahraman gibi bir hali var . İşlediği bir cinayeti dahi adalet için yaptı diyebiliyorsunuz . Bu ancak romanlarda kahramanlar için düşünülen bir yaklaşımdır . Aşk'ta ki Tebrizi ise daha çok kuralları yıkan , düzeni bozan , huzursuzluk yaratan biri olarak tasvir edilmiş . Doğruluk payı olsa da Aşk'ı bitirdikten sonra Şems Tebrizi'ye Bab-ı Esrar'da hissettiğim o büyük kahramanlık hissini hissetmedim .

Bab-ı Esrar ve Aşk benzerliğine yönelik söyleyeceklerim bunlardan ibaret . Madem ki başlık Elif Şafak Aşk o zaman daha çok ondan bahsetmek gerek . Şimdi de kitapta anlatılan küçük bir hikayeyi  paylaşmak isterim :
"İki seyyah bir şehirden diğerine gidiyormuş . Derken yollarının üstüne taşkın bir dere çıkmış. Tam karşıya geçecekler , az ötede korkudan tir tir titreyen , yapayalnız ve gencecik bir kadın görmüşler . Adamlardan biri hemen kadına yardıma koşmuş . Onu sırtına almış , suyu öylece aşmış . Sonra kadını derenin öte yakasında yere bırakıp , iyi günler diyip yola koyulmuş .

Ancak yolun kalan kısmında öteki seyyahın ağzını bıçak açmamış . Suratından düşen bin parça . Somurttukça somurtur olmuş . Birkaç saat böyle surat astıktan sonra suskunluğunu bozup şöyle demiş : "Ne demeye kadına yardım ettin ? Birde üstelik ona dokundun . Seni ayartabilirdi ! Baştan çıkarabilirdi ! Erkekle kadın böyle temas etsin olacak iş mi ? Ayıp yahu olmaz bize yakışmaz ! "

Kadını sırtında taşıyan seyyah sabırla gülümsemiş : "İyi de dostum ben o genç kadını derenin karşısına geçirip orada bıraktım , sen ne demeye hala taşırsın ?"

&        &          &           &

(Sayfa 332)

Kitabın en etkileyici bölümlerinden olan 332. sayfadan kısa bir kesit :

"Hepiniz tebrik ederim ! Bize muhteşem bir gece yaşattınız , ayin içime işledi !

Rumi nezaketle teşekkür etti . Öteki dervişler de onu izledi . Sazendeler ayaklanıp bir araya geldiler ve hükümdarı hürmetle selamladılar . Keyhusrev'in yüzü keyiften ışıl ışıldı . Muhafızlardan birine işaret etmesi ile adamın ona mor kadife keseyi uzatması bir oldu . Keyhusrev kesenin içinde ne çok çil altın olduğunu hepimize göstermek için elinde şöyle bir tartıp hoplattıktan sonra keseyi sahneye fırlattı . Seyirciler takdirle ve minnetle alkışladı . Hükümdarımız ne kadar cömertti !

Yaptığı işten memnun , kendinden emin bir halde Keyhusrev meydana sırtını dönüp kafilesiyle beraber çıkış yolunu tuttu . Ama daha birkaç adım atmıştı ki az evvel sahneye fırlattığı kese aynen havadan uçarak ayaklarının dibine düşüverdi !"

&          &             &          &

Facebook profil iletimde bu kitabı okumuş olanlardan görüşlerini rica etmiştim . İlgilenip yazan arkadaşlarımdan Müge'nin dediklerini de paylaşmak gerek :



"Ben çok beğendim,insanın aslında bazı şeylerin farkında olmadığını bu kitapta anladım diyebilrim,eğer okumadıysanız AŞK'ın hemen ardından TANRININ DOĞUM GÜNÜ'nü okumanızı tavsiye edicem size,tamamlayıcısı gibi..."

&            &          &                &

Son olarakta kitaba dair ufak bir eleştirim olacak ; konusu ile kapak uyumunun tam olmadığını düşünmekteyim . Zaten sonraki baskılarında pembe kapağa alternatif olarak koyu gri kapak da çıkarıldı ancak yinede kapaktaki yaprak figürünün , içeriği çok da net taşıyamadığını düşünüyorum .

Yorumlar

  1. Elif Şafak'ın daha önce Bit Palas isimli kitabını okuma teşebbüsünde bulunmuştum,hiç sevmemiş,bitirmeden bırakmıştım.Bu kitap aylardır kitap satış listelerinde ilk sıradan düşmüyor,sonunda ben de meraktan,Elif Şafak'tan hiç hoşlanmama rağmen alıp okuyacağım galiba :)

    YanıtlaSil
  2. vaaay arda yaşıyon mu sen yav :) konu ilgini çekiyosa öyle başla ama sonra pişman olma yine :P beni çeken konusuydu ;)

    YanıtlaSil
  3. yaşayan biri daha var galiba.. :D epey oldu zannımca ne yazı ne yorum da bulundum.. :D şimdi yazı hakkında da bir yorum yazayım.. cefe ile daha önce aşk, bab-ı esrar konusunu konuşmuştuk, konuşmanın devamını ise cefe nin aşk ı okumasından sonrasına ertelemiştik. :D yukarıdaki yazı da aslında böyle bir konuşmaya pek gerek kalmadığını gösteriyor. şunu da belirteyim, kimya,şems ve alaattin arasındaki ilişki ahmet ümit'in temel olarak aldığı kaynak diye lanse ettiği ve mevlana'nın torunu tarafından yazılan ariflerin menkıbeleri kitabında geçiyor. anlatan da yanlış hatırlamıyorsam sultan veled. enteresan olan kaynak belli iken ahmet ümit de elif şafak da bu konuda kendi yorumlarını kullanmışlar.. ikisinin de anlattıkları ne tam doğru ne de tamamen yanlış.. :D

    YanıtlaSil
  4. cihancımm ben kitabı cok begendim bir de konya topraklarını bildigim için cok mistik bir hava oldu bende :) Bi Ellaya gidiyosun ordayken aklın Kimyada kalıyor.. Aslında o zamanlarda ne kadar bütünlük varmış mezhep ayrımı olmadan, herkese gönülleri acık şimdi bile bu kadar geniş ufuklara sahip değil insanlar

    YanıtlaSil
  5. elif şafak aşk acil kitap tahlili lazım yarın finalim var helpppp

    YanıtlaSil
  6. Elif Şafak'ı aslında pek sevmem. diğer kitaplarını çok beğenmemiştim. ama Aşk aylarca listelerin üst sıralarından düşmeyince ister istemez insanda bir merak uyandırdı. gerçekten mükemmel bir kitaptı. konusu beni çok etkiledi. ama Mevlana ve Şems belki başka bir kitapta daha konu edilinseydi o kitaptanda bu kadar etkilenebilirdim.çünkü beni içine çeken şey kitapta Şems ve Mevlana'nın öyküsüydü...

    YanıtlaSil
  7. @Öykü, ozaman sana şiddetle Ahmet Ümit- Bab-ı Esrar adlı kitabı okumanı tavsiye ederim. Eminim daha çok etkileneceksin ;)

    YanıtlaSil
  8. şair serkan şimşek10 Şubat 2010 14:46

    yoruma başlamadan önce sizin kitap haakında bunu söyleye bilirim başta kapak kısmından başlamak istiyorm kapak kısmı gözel olmamış kırmızı olsaydı daha güzel olurdu yada k

    YanıtlaSil
  9. elif safak a yurekten tesekkur ediyorum sonunda aqladqm tek kitap oldu...

    YanıtlaSil
  10. Cok Sağ ol Arkadasım .. Yarın ki Final Sınavında Hoca bu Kitabtan Soracak Çok Sağol Valla :)

    YanıtlaSil
  11. büşra çobanöz31 Ekim 2010 16:57

    cok tesekkürler bu bilgiler cok işime yaradı :)

    YanıtlaSil
  12. Ben bu kitabı türkçe öğretmenim sayesinde okumaya başladım.Hocamız bize performans ödevi olarak bana bu kitabı verdi.Ve ben bu kitabı okumaya başladım.Kitabın başlığıyla konusuhakkında bir alaka olmasada,benn bu kitabı zevkle okuyorum...

    YanıtlaSil
  13. bende bu kitaba önyargıyla bakanlardandım ama önyargılarımı törpülemem gerektiğini anladım ve aldım elime kitabıı hıı doğru söylemek gerekirse ilk başlarda anlamakta zorluk çektim ama birazda benimle ilgiliydi elime almamla bırakmam bir oluyordu dedim ya ön yargılıyım diye ama başladım ve aslında ne kadar sürükleyici olduğuna karar verdiğimde kitap bitmişti yani işin özü okunması gereken bir kitap en azından ön yargılı bir insan bunu söyleyebiliyor :) hıı unutmadan Şemsin sivridilli olması ve bu sivriliğini hikayeleriyle lanse etmesi beni büyüledi .

    YanıtlaSil
  14. Duygular üzerine kurgulanmış farklı anlatıları tek bir duygu üzerinde başarıyla birleştirebilmiş bir kitap. Cesur ve korkaklık tezadının güzel bir yansıması. Hakikat ve mecaz arasındaki karşıtlığın tek potada eritlimesi. Kendi hayatımıza dair gerçeklerin kurgu üzerinde irdelenmesi.

    YanıtlaSil
  15. çok teşekkr ediyorum bu kitabı böyle güzel anlattıgnz için

    YanıtlaSil
  16. Kitap sürükleyici.Özellikle içindeki bir takım hikayelerle konunun bütünleştirilmesi ,Ella nın AZİZ ZAHARA ile yaşadıkları gayet etkileyici...Benim aklıma takılan her bölümün b harfi ile başlayışındaki şifre nedir ya da var mı böyle bir şifre..?

    YanıtlaSil
  17. Tuğba hanım siz söyleyene kadar hic farketmemiştim bu özelliğini olurda yanıtını bulursak paylaşalım :)

    YanıtlaSil
  18. kitap güzel ama öğretmenimiz bize zorla okutuyor ve sınav yapçak yani mecburi kitap ta çok 18+ şeylerden bahsediyor sesli okuduğumuzdan dolayı yani kısacası terbiyesizce bir kitap..! ve 20 tl ye değmez

    YanıtlaSil
  19. aşk kitabına başladığım zaman bile ilgimi çekmişti ella ile aziz zaharanın birbirlerine duyduğu aşk daha çok sürükleyiciydi mevlana ile şemsin arkadaşlık aşkı ilgimi çekti belkide gerçek dostluk ve aşk ozaman var olmuş :)) ve elif şafağa bu kitabı yazdığı ve çıkardığı için çok teşekkür ederim :)) başarınızın devamını diliyorum :))

    YanıtlaSil
  20. KİTABIN KONUSU MERAK UYANDIRDIGI KADAR AHAM ŞAHAM BİŞEY DEİL ÇEVRENİZE DİKKATLİCE BAKTIGINIZDA GÖREBİLECEGİNİZ Bİ HAYAT NADİR DE OLSA GÜNÜMÜZDE.. AYRICA ELİF ŞAFAGI SEVEMEDİM SEVEMİYECEGİMDE :dKİTABA İLGİ NEDENİ BENCE AŞK OLMASI BİDE KAPAK O 420 SAYFAYA YAKIŞ MAMIŞ ELİF ŞAFAK İYİ BİR YAZAR DEGİL YAŞI NEKİ YAZACAGIN DA BİZLERİ AYDINLATSIN YENİ BAKIŞ AÇISI VERSİN NE HAM NE PİŞMİŞ AMA YANDIM DİYENLERDEN İŞTE... ALMADIM AMA OKUDUGUM ZAMANA PİŞMANIM :s...

    YanıtlaSil
  21. Şuana kadar birçok kitap okudum, ama bu kitabın gerçekten çok farklı olduğunu düşünüyorum.Beşeri aşktan ziyade , İLAHİ AŞK konu edinmiş, oldukça anlam yüklü bi kitap belkid e çoğumuza yol gösteren,ilahi bakış açısını ruhumuza işleyen .... bir eser

    YanıtlaSil
  22. Aşk mükemmel bir kitap...21. yüzyıl ile 13. yüzyıl arasında gidip geldim.Şems'in aklından geçenleri hiç çekinmeden söylemesi çok hoşuma gidiyordu.Tasvirler çok kuvvetliydi Şems'in kaldığı kervansarayı zihnimde çok rahat canlandırabiliyordum.Mesnevi ye karşı ilgim tavan yaptı diyebilirim Elif Şafak'ın bu eşsiz eserini herkes okumalı... Tabi zevkler tartışılmaz ona bir şey diyemem :)

    YanıtlaSil
  23. Çoook Güzel Bir kitap yalnız neden bölümler Hep B Harfiyle başlıyor :D

    YanıtlaSil
  24. benim yarina odevim var detayli bir ozete ihtiyacim var imini cimini anlatan bir ozet lutfen yarimci olursaniz cok sevinirim simdiden tesekkurler!!!!

    YanıtlaSil
  25. süper bi kitap şemsi tebriziyi çok merak ettim.ilahi aşkla gerçe aşkı karşılaştırması çok hoşuma gitti...:))

    YanıtlaSil
  26. kitap çook güzel gerçekten sürükleyici. kesinlikle tavsiye ederim :)

    YanıtlaSil
  27. elif korkmaz14 Mart 2012 14:36

    ben okyorum. hala yarısından az kaldı. 15 yaşındayım ve hayatımda okuduğum en güzel kitaplardan biri şemsi tebrizi nin fiziksel betimlemesini okuyunca daha çok bağlandım kitaba. çünkü şems benim çok beğendiğim birine tıpatıp benziyor. kendimi bazen ella gibi hissettim şemsin karşsında. bu kitabı asla unutmayacağım. bunun bir bayanın elinden çıkması daha muhteşem bişey. BEN ŞEYİ MERAK ETTM. ACABA AZİZ ZAHARA YANİ ŞEMSİN KİTAPTA GEÇEN E-MAİL ADRESİ GERÇEKTEN VAR MI?

    YanıtlaSil
  28. güzel bir kitap gercekte tavsiye ederim elif o e-mail adresi gerçek deil seni öpüyorum byy

    YanıtlaSil
  29. ben 13 yaşındayım. bu romanı bugun bitirdim. gerçekten de mükemmel bir kitap. anlatım tarzı falan harikulade. ancak merak ettiğim bir şey var. Rumi ve Şemsin aralarında geçen o olayların hepsi gerçek mi?? ya da Kimya Alaaddin Sarhoş Süleyman falan hepsi gerçekten yaşanmış bir olay mı?
    bir de AZİZ Z. ZAHARA adlı biri gerçekten de varmı???
    cevaplarınızı sabırsızlıkla bekliyorum...

    YanıtlaSil
  30. Tebrikler Ahsen kitap okuma isteğinin hiç solmamasını dilerim. Soruna gelince, bu konuda bir uzman asla değilim ve bende senin gibi bir okuyucuyum. Ancak tahminime göre kimi olaylar yaşanmıştır ama bu yaşanan olaylar farklı zamanlarda, farklı yerlerde olabilir. Bunları harmanlayıp hikayeleştirip bir araya getirince de kitap oluşmuştur. Yani okudukların aynı zaman ve mekan içinde olmasa da kısmen gerçeklik payı taşımaktadır ;)

    Aziz Z. Zahara'da hayali bir karakter olarak tasvir edilmiş bir roman karakteri diye biliyorum.

    YanıtlaSil
  31. Öncelikle teşekkür ederim..
    Bu kitap benim okuduğum 3. romanım ancak diğerlerini de çok beğendim beğenmedim diyemem ama AŞK'ın anlatım türü daha güzel daha iyi yani bir Ella'ya gidiyor bir Şems'e Rumi'ye gidiyor ilk defa aynı anda iki şeyi yürüten bir kitap beğendim ve de tebrik ediyorum...

    YanıtlaSil
  32. Birde arkadaşım bana AHMET ÜMİT'in BAB-I ESRAR romanını tavsiye etti. O da Mevlana ve Şems'i anlatıyormuş ancak, AŞK'ta herkesi olumlu yönlerini anlatıyormuş. Bab-ı Esrar'da ise olumsuz anlatıyormuş. Eğer ki o kitbı okuduysanız ya da bildiğiniz bir şeyler varsa Cefe yorumlarınızı bekliyorum...

    YanıtlaSil
  33. Sevgili Ahsen, Elif Şafak Aşk Kitabı yorumlu bu yazımın içinde Bab-ı Esrar'dan da bahsetmiştim. İki arasındaki benzer ve farklı yanları anlatmıştım. Ayrıca Bab-ı Esrar için yazdığım bir yazım yok ama şahsi fikrim Bab-ı Esrar beni daha çok etkiledi. Bundan Ahmet Ümit hayranı olmamın etkisi olabilir :) Tavsiye ederim onu da oku ;)

    YanıtlaSil
  34. Teşekkür ederim..
    Bir gün inşallah okuyacağım...

    YanıtlaSil
  35. Bazı arkadaşlarımız bölüm başları neden B harfi ile başlıyor demiş. Bende merak ettim ve biraz araştırdım şu şekilde olabilir diye düşünüyorum : Tasavvufta B harfinin yeri önemlidir Besmele B harfi ile başlar ve Kuran-ı Kerimde bütün sureler Besmele ile başlar yani B harfi ile ; yalnız bir sure haricinde o da Tevbe suresidir onunda ilk ayeti B ile başlar kitap da tasavvuf ile ilgili olduğundan bölüm başlarının B ile başlamasının belki de sırrı budur diye düşünüyorum.(Şahsi fikrimdir farklı yorumları olan arkadaşlar yorumlarını paylaşırlarsa sevinirim.)

    YanıtlaSil
  36. anlayamadım bi konu var aşk romanında ismi geçen kimya başka bir ailedenmi getiriliyor yoksa kerranın öz kızımı yoksa aşk romanında kimya başka ailedn geliyo ama başka bi kitapta kerranın öz kızı kafam karıstı

    YanıtlaSil
  37. Kimya köylü, yoksul bir ailenin çocuğudur. Bir gün evlerine gelen yaşlı bir zat Kimyanın yaşıtlarından müstesna olduğunu ve onun bir alim, mahir kişi tarafından yetiştirilebileceğini salık verir. Kısa bir tereddüt devresi geçiren baba kızının okumaya meyyal fıtratta olduğunu düşünerek onu yaşlı zatın önerdiği yüce kişiye götürmeye karar verir. Kitaptaki bahislere göre Kimya Mevlana'nın evlatlık kızıdır.

    YanıtlaSil
  38. Kitabın bir solukta okunmasına vesile olan birçok unsur var. Kullanılan dilin sadeliği kelimelerin özenle seçilişi akıcılığı ve etkileyiciliği bunlardan birkaçı.Ancak bu tür tarihe mal olmuş birçok kişinin havsalasında derin emareler bırakmış tarihi şahsiyetler anlatılırken başta yazarın sonra da okurun daha mutena ve kalburüstü bir bakış açısı benimsemesi gerektiği kanaatindeyim. Bu hassasiyetin getirdiği sorumluluk kalemi oynatırken sayfaları çevirirken zihinlere takılan soru kafilesiyle bir merhale kattetmekte. Kitapta bahsi geçen şahsiyetleri sadece orda anlatılanlarla sınırlı tutup hiçbir araştırmaya meylettmemek okuyucu açısından bir hüsrandır. En azından bu tür kitapların okuyucuyu araştırmaya sevk edebileceği kitapta anlatılanlar hakkında daha fazla şey öğrenme merakını kamçılayacağı hevesiyle okuyorum. Zira mesneviye bir an önce ulaşıp mevlanayı şemsi kaynağından incelemek şevki bu ve bunun gibi kitapları okuduktan sonra peyda oldu.

    YanıtlaSil
  39. Üç çocuklu yeknesak bir hayat süren Amerikalı Ella'nın Zahara'nın yazmış olduğu kitabı okuduktan sonra hayatında ve maneviyatında zuhreden değişimlerin şems ve mevlana arasında yaşanan mukaddes yolcuşlukala nasıl bağdaştırıldığını anlayamadım. Bana göre Ella tekdüzelikten sıkılmış hayatında yeni sergüzeştler arayan kalbinin en kuytu ve loş meçhullerinde bile aşkın varlığını hisseden ancak bunu bastırıp mutlu olmadığı halde başta çevresine sonra da kendine mutluluk telkin eden bir karakter. Ella'nın mevlana ve şems arasında zuhreden halvetleri hemhalleri, bu iki münzeviyi algılayış ve yorumlayış biçimi gerçekten kalbinin kuytusunda kjalmış aşk ateşinin ortaya çıkarmasıyla ilginç bir hal alır.Mevlana'nın bahis edildiği bir kitap ile haşır neşir olan Ella'nın bir değişim geçirip itikadını sorgulayacağı zehabına kapıldıysam da bu zan ileriki sayfalarda beni damdan düşmüşe çevirdi. Eğer mevlanayla şems denizinde kol gezip birtakım deruni mevzulara vakıf olduktan sonra böyle bir dönüşüm yaşam ihtimali bire ürpertici.

    YanıtlaSil
  40. Merhaba arkadaşlar, bende bu kitabı bi arkadaşımın tavsiyesi üzerine okumaya başladım..
    Baştan brz sıkıldığımı düşündüm ama pes etmedim hala okumaya devam ediyorum yani :) bende bölümlerin neden "b" harfiyle başladığını merak ediyorum aslında ??

    YanıtlaSil
  41. uzunnn zamandan beri kitap okumamıştım. Çalışan biri olarak ve sadece akşamları okuyarak 3 günde bitirdim. Çok sürükleyici, etkileyici, duygusal, mistik... Kesinlikle tavsiye ederim harika bir roman, harika bir kurgu...İskender Pala'nın katre-i matem kitabı da harika... tarihi roman severlere...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sultanı Öldürmek Kitap Yorumu ve Fatih'in Ölümü Üzerine

AYŞE KULİN- HAYAT DÜRBÜNÜMDE 40 SENE (1941-1964) KİTAP YORUMUM

Ayşe Kulin - Bir Gün Kitabı Yorumu